23 Aralık 2014 Salı

Bir Antalyaspor Trajedisi

Bir heves yazlım diye blog açtık takım küme düşünce çoğumuzun iştahı kaçtı bende dahil. Nasıl kaçmasın ki geçen yıl olan biten o takımın küme düşüşü başa gelen başkanın icraatları 2002 yılındaki düşüşe benzer olaylar yaşandı. 2002 deki düşüşten önce hafızada en net hatırladığımız Fazlı ve Zafer satıldı klübün kasası doldu diye düşünülürken har vurup harman savurur gibi para harcanan ama verim alınamayan futbolcular olarak geri döndü bizde. Geçen yıl ise tuttuk Ömer ve Aisati'yi sattık Tita'yı satmaktan beter ettik yerine alınan oyuncular çoğunlukla fos çıkınca bide üstüne eldeki şifo'nun oyuncularının dilinden gelen hocaların anlamaması resmen bağıra bağıra düştük.
   Bknz. http://antalyasporum.com/boyle-cokertmek-ozel-yetenek-ister/





            Herkes kızgın ama elini taşın altına koyan yok. Tekrardan seçime gidildi sonuç tekrar küme düşer miyiz demeye başladık ki takımda bir toparlanma var. Sezon sonu olunca sözleşmelerindeki maddeden dolayı bazı futbolcular gitmiş ama adamlar kalmış takım üzerindeki o ölü toprağı atmış. Bazılarından kurtulmuş olduk tabii ki Musa gibi Tita gibi Murat Duruer gibi gitmesine üzüldüğümüz isimler de oldu. Aslında Emrah'ı da itelesek fena olmazmış demeye başladık. Uğur İnceman'ın gitmesine üzülenlerin olduğuna inanmıyorum inanmak bile istemiyorum.





            Takımın başına Engin hoca gelince herkes ya bu adam bu işin altından kalkabilir mi dedi. Ama kurduğu kadro oynamaya başlayınca bu sefer ''la bu takım geçen sene böyle oynasa küme düşmezdik'' demeye başladık. Tam işler yoluna girecek gibi oldu popülaritesini kaybetmeye başlayan başkan tekrardan arza açmaya başladı. Hakkını yemeyelim Engin hoca iyi takım kurmuş ama bir noktada onunda iş onu aştı. Takıma ağırlığını koyamadı onlar için yönetimle tartıştı ama oyuncular Engin hoca gitsin dedi. Başkanla atışmaya başladı onunda güvendiği birileri vardı elbet ama bazı hataları nedeniyle kendini yıpratınca onlarda fayda etmedi. Hoca gönderildi zaten gelirken insanlar acaba sezonu çıkarır mı diye düşünmüştü. Akabinde hoca arayışı baş gösterdi. En çokta Hikmet Karaman adı geçti. Allah muhafaza zaten onu getiremediklerinden onun yarımcısı olan Engin hoca gelmişti evlere şenlik bir şekilde de gitti. Sonrasında bir anda Hami hoca ismi ortaya atıldı ve hoca o oldu.


            Durum itibariyle insanlar çok tepki gösteremedi. Sonuçta pek deneyimi olmayan bir hoca gelmişti ama o az olan deneyiminde de Trabzon'da iyi işler çıkartmıştı. Bizde beklemeye başladık nasıl olacak diye ilk maçını kazandı. Kendi evimizde rahat yenmemiz gereken bir takımı zorlanarak da olsa yendik .Sonra deplasmanda beraberlik ve kendi evimizde ilçemiz Alanya'ya karşı oynanan maçta alınan hezimet. Haliyle taraftarda bir patlama oluşturdu ve bu durum taraftar ile oyuncuları karşı karşıya getirdi. Tarif etmesi zor bir maçtı izleyeni de oynayanı da yıpratan bir maçtı. Bence Hami hoca takımda bir şeylerin yanlış gittiğini düşündüğünden takımın DNA sı ile oynamıştı belkide şansını zorlamıştı ama bir şeyler yapmaya çalışmıştı. Gelir gelmez Şahini ilk 11 e alması Janda'yı kesmesi bir arayışın ürünüydü. Taktir edilen ve eleştirilen bir diğer konuda gençlere şans vermesi. Bir yandan düşündüğümüz vakit 5 yıl Şifo'nun kazandırdığı genç oyuncudan daha fazlasını sanki bu sene engin hoca ve hami hoca kazandıracak gibi geliyor bana. Yavaştan yavaştan ilk 11e Engin hocanın prensi Osman'ı kazandırması taktire değer bir durum bence Osman da yüzünü kara çıkartmadı diyebiliriz en azından Berk İsmail gibi yapmadı.

           Belki çok iyimser düşünüyorum ama Hami hoca bu işin altından kalkacak gibi geliyor bana yavaş yavaşta doğru yolu bulmaya da başladı. Alınan son 2 galibiyet bunun belirtisi birde şu Emrah'ı adam etse tam takım tadından  yenmez diyeceğim ama diyemiyorum ne yazık ki. Taraftar ile Mehmet Sedef sorunu bir şekilde aşılacağına inansam da canımı sıkmadı dersem yalan olur. Tabi ki olayı tek taraflı düşünmek hata olur taraftar açısından bakınca taraftar haklı oyuncu tarafından bakınca da haklı olduğu taraflar var. Ama ne olursa olsun yapılan yanlış. Sen birazcık sevinci çok görmemelisin bu taraftara. Paranı alıp işine bakıyorsun o insanlar işini gücünü bırakıp bu takım için kaç deplasman yapıyor. Biraz anlayış lazım.O gün oradaki davranış olmasa belki önceki maç olanlar unutulacak ama yapılan tepki de olsa yarayı kangrene çevirir. Taraftar da bu olayı unutmaz. Bir şekilde barış sağlanmalı.

            Kısacası bu olaylara genel olarak baktığımızda tam bir trajedi. Ne maçta rahat oturabiliyoruz ne de sevincimizi doyasıya yaşayabiliyoruz. Kaderimiz bu mu? yada Hasan Akıncıoğlu'nun ahını aldık da onu mu çekiyoruz bilmiyorum ama inşallah ilerimiz hayırlı olur.